Abdullah Ömer EBEOĞLU1, Muhammed Furkan DENİZ1, Hasan Ali BARMAN1, Fatih UZUN2, Mustafa YILDIZ1

1İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ-CERRAHPAŞA KARDİYOLOJİ ENSTİTÜSÜ, KARDİYOLOJİ ANA BİLİM DALI
sup>2İSTANBUL MEHMET AKİF ERSOY GÖĞÜS KALP DAMAR CERRAHİSİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ, KARDİYOLOJİ ANA BİLİM DALI

Anahtar Kelimeler: Komplikasyon, Kronik Total Oklüzyon, Koroner Rüptür

Giriş ve Amaç: Kronik total oklüzyon (CTO) lezyonlarına perkütan koroner girişim (PKG) yüksek komplikasyon riski taşır. Koroner rüptür, CTO PKG’nin nadir fakat potansiyel olarak ölümcül bir komplikasyonudur. Koroner rüptürün tedavisi esas olarak koroner rüptürün genişlemesi ve perforasyonun yeri ile belirlenir. Tedavinin başarılı olması, operatörün tekniklere hakimiyetinden ve rüptüre müdahale edilme zamanından büyük ölçüde etkilenir. Burada retrograd kronik total oklüzyon girişimi sırasında meydana gelen, coil embolizasyon ile hızlı bir şekilde yönetilen septal kollateral rüptür vakasından bahsedeceğiz.

Yöntem: Bilinen kalp yetersizliği, hipertansiyon, iskemik kalp hastalığı tanıları olan ve implante edilebilen kardiyoverter defibrilatör (ICD) implante edilmiş 58 yaşında erkek hasta, kardiyoloji polikliniğine Kanada kardiyovasküler cemiyeti anjina sınıflaması (CCS) 3 efor anjinası ve son zamanlarda olan ICD şoklaması sebebiyle başvurdu. Elektrokardiyogramda sinüs ritmi izlendi. Ekokardiyografide; sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu %35, biatrial dilatasyon, orta derece triküspit yetersizliği izlendi. Laboratuar parametrelerinde NT-proBNP yüksekliği dışında özellik saptanmadı. Efor anjinası ve rekürren ICD şokları olması üzerine yapılan miyokart perfüzyon sintigrafi testinde, inferior ve inferobazal segmentlerde %12 iskemi saptandı. Bunun üzerine yapılan koroner anjiografide sağ koroner arterde (RCA) CTO saptanan hastaya, medikal tedaviye rağmen dirençli efor anjinası olması sebebiyle revaskülarizasyon kararı verildi.

Bulgular: Hasta kateter laboratuarına alındı. Bilateral femoral arter yolu kullanılarak, AL1 ve EBU 3.5 kateterler ile RCA dual olarak görüntülendi. Ultimatebros 3, Conquest pro ve Finecross mikrokateter kullanılarak antegrad geçilemedi. Retrograd olarak Sion black tel ve Fineduo mikrokateter ile septal dala geçildi. Mikrokateterin ilerletilememesi üzerine 1.0x10mm balon ile dilate edildi. Ancak tekrar ilerletilememesi üzerine, farklı bir septal daldan geçilmeye çalışıldı. Hastanın göğüs ağrısı gelişmesi üzerine yapılan tip enjeksiyonda rüptür izlendi. 2mm x 6cm coil ile rüptür kapatıldı. Yatak başı yapılan ekokardiyografide belirgin perikardiyal effüzyon izlenmedi. Tekrar antegrad olarak denendi. Sion black ve Pilot 200 tel ile lezyon geçildi. Fineduo mikrokateter PDA’ya ulaşıldı. Sırasıyla 1,5x20 mm, 2.0x20 mm, 2,5x15 mm balonlar sonrası 2.5x33 mm, 3.0x38 mm, 3,0x38 mm ve 3,5x21 mm ilaç kaplı stentler implante edıldı. PDA-PL ostiumlarına 2.x015 mm ve 2.5x15 mm balonlar ile kissing balon uygulandı. Tam açıklık sağlandı.




Sonuç: Bu vakada retrograd CTO PKG sırasında meydana gelebilen, ölümcül komplikasyon olabilen koroner rüptürün başarılı şekilde yönetimini anlattık

Figure and Tables