İbrahim Çağrı Kaya1, Halil İbrahim Bulut3, Merih Özbayburtlu1, Birkan Yenitürk2, Didem Gülhan2, Ozan Onur Balkanay4

1Clinic of Cardiovascular Surgery, Eskişehir Health, Practice and Research Hospital, Eskişehir, Türkiye
2İstanbul University Cerrahpaşa, Faculty of Medicine, İstanbul, Türkiye
3Clinic of Cardiac Surgery, Royal Brompton Harefield Hospital, London, United Kingdom
4Department of Cardiovascular Surgery, İstanbul University-Cerrahpaşa, Cerrahpaşa Faculty of Medicine, İstanbul, Türkiye

Anahtar Kelimeler: Atriyal fibrilasyon; koroner arter bypass; iskemik kalp hastalığı

Özet

Giriş: Geleneksel olarak atriyal fibrilasyon, koroner arter baypas cerrahisi ve diğer kardiyak cerrahiler için komorbid bir faktör olarak kabul edilir, ancak mevcut literatür hala sınırlıdır. Bu çalışmada, koroner arter baypas greftlemesinde ameliyat öncesi var olan atriyal fibrilasyonun etkileri araştırılmıştır.

Hastalar ve Yöntem: Hastane klinik araştırmaları etik kurul onayı alındıktan sonra hastane elektronik kayıt sistemi yardımıyla izole koroner arter baypas ameliyatı yapılan 151 hastanın verileri toplandı. Takip süresi 12 aydı. İstatistiksel olarak anlamlı P değeri kesim değeri 0.05 olarak belirlendi.

Bulgular: Çalışma kohortunun yaş ortalaması 61,5 bulundu ve hastaların toplamda %26.6’sı (n= 40) kadındı. Ameliyat öncesi var olan atriyal fibrilasyon (Afib) prevalansı %13.3 (n= 20) bulundu. Ameliyat öncesi atriyal fibrilasyonu olan hastalar ile kontrol grubu arasında hasta demografik özellikleri, metabolik, sistemik ve kardiyovasküler komorbiditeler açısından fark bulunmadı (p> 0.05). Ancak geçirilmiş miyokard enfarktüsü oranı daha yüksek (38.9’a karşı 70.0, p= 0.009) ve karotis arter stenoz hastalığı prevalansı daha düşük bulundu (18.2’ye karşı 0.0, p= 0.038), ayrıca Afib’li hastalarda GFR (glomerular filtration rate) daha düşük bulundu (85.9’a karşı 69.7, p= 0.002). İntraoperatif parametreler grup arasında istatistiksel olarak farklı değildi (p> 0.05). Preoperatif distimi öyküsü, miyokard enfarktüsü prevalansı ve zayıf böbrek fonksiyonlarına rağmen, postoperatif akut böbrek hasarı oranları, inme oranları, perioperatif komplikasyon oranları ve otuz günlük ve 12 aylık sağkalım açısından fark yoktu (p> 0.05). Ancak Afib grubu olan hastalarda revaskülarizasyon gereksinimi daha yüksekti.

Sonuç: Atriyal fibrilasyon, koroner arter baypas greftleme hastalarında yaygın bir komorbiditedir. Ancak bu hasta grubunda mortalite veya morbidite ile ilişkili bir faktör olarak bulunmamıştır ve koroner cerrahi bu hastalar için uygulanabilir görünmektedir. Çalışmamızın sonuçlarının daha büyük vaka serili çok merkezli çalışmalar ile doğrulanması elzemdir.