Effect on Life Quality of Native Valve Pathology After Aortic Valve Replacement in Early Term
Hüseyin Kuplay, Sevinç Bayer Erdoğan, Mehmet Erin Tüysüz, Murat Sargın, Hüseyin Kuplay, Gökçen Orhan, Serap Aykut Aka
Anahtar Kelimeler: Aort darlığı, aort yetmezliği, aort kapak replasmanı, yaşam kalitesi.
Özet
Giriş: Aort kapak replasmanı (AVR) sonrası sağkalımı etkileyen çok çeşitli faktörler belirlenmişse de operasyon sonrası yaşam kalitesini etkileyen faktörler hakkında bilgimiz fazla değildir. Bunun yanı sıra yaşam kalitesini kantitatif olarak değerlendirmek oldukça zordur. Biz bu çalışmamızda AVR yapılan hastalarda, aort patolojilerinin farklılığının postoperatif erken dönemde yaşam kalitesi üzerine etkisinin olup olmadığını araştırdık. Hastalar ve Yöntem: Çalışmamıza Aralık 2007-Ocak 2009 tarihleri arasında Dr. Siyami Ersek Göğüs ve Kalp Damar Cerrahisi Merkezinde izole AVR operasyonu yapılan 25 hasta dahil edildi. Bu hastalar aort kapak patolojisine göre yetmezlik ve stenoz grubu olarak ikiye ayrıldı. Hastaların ameliyat öncesi ve ameliyattan sonra üçüncü aydaki ekokardiyografileri değerlendirildi. Yaşam kalitesi ölçeği olarak Kısa Form-36 (SF-36) kullanıldı. SF-36 yaşam kalite testi tüm hastalarda postoperatif üçüncü ayda yapıldı. Bulgular: Hastalara yapılan SF-36 yaşam kalite testi sonuçları istatistiksel olarak incelendiğinde hem aort darlığı hem de aort yetmezliği grubunda fiziksel fonksiyon, genel sağlık, vitalite, fiziksel ve emosyonel sorunlara bağlı rol güçlüğü ve mental sağlık açısından operasyon sonrası anlamlı olarak düzelme olduğu görüldü. Ancak fiziksel fonksiyon, rol güçlüğü (fiziksel ve emosyonel), ağrı, genel sağlık, vitalite, sosyal fonksiyon, mental sağlık açısından hem preoperatif hem de postoperatif verilerin karşılaştırılmasında aort yetmezlik ve aort stenozlu hastalar arasında bir fark bulunamamıştır. Sonuç: Çalışmamızda AVR yapılan hastalarda postoperatif erken dönemde yaşam kalitesi üzerine sekiz parametrenin tamamında iyileşme görülmüş olup, preoperatif patoloji aort yetmezliği veya aort stenozu olan hastalar arasında herhangi bir fark bulunamamıştır.