COVID-19’un Kalp Damar Cerrahisi Üzerindeki Etkisinin Değerlendirilmesi
Şirin Menekşe1, Mehmet Emirhan Işık1, Duygu Sağlam1, Halide Oğuş2, Adile Ece Altınay2, Aytaç Polat2, Mehmet Kaan Kırali3
1Clinic of Infectious Diseases, Koşuyolu High Specialization Training and Research Hospital, University of Health Sciences, İstanbul , Türkiye
2Clinic of Anesthesiology, Koşuyolu High Specialization Training and Research Hospital, University of Health Sciences, İstanbul, Türkiye
3Clinic of Cardiovascular Surgery, Koşuyolu High Specialization Training and Research Hospital, University of Health Sciences, İstanbul, Türkiye
Anahtar Kelimeler: COVID-19; kalp cerrahisi; akut respiratuar distres sendromu
Özet
Giriş: Kalp cerrahisi geçiren hastalarda Koronavirüs Hastalığı (COVID-19) etkisini, özellikle pulmoner komplikasyonlar ve 30 günlük mortaliteye vurgu yaparak tanımlamayı amaçladık.
Hastalar ve Yöntem: Mart 2020-Haziran 2021 tarihleri arasında Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinde toplam 2267 hastaya kalp ve damar cerrahisi uygulandı. Başvuru sırasında PCR testi negatif olmasına rağmen, operasyon öncesi ve sonrasında (ameliyattan yedi gün önce veya 30 gün sonra) PCR testi yapılan ve SARS-CoV-2 tespit edilen hastalar çalışmaya dahil edildi. Çalışmanın birincil sonlanım noktası, ameliyattan sonraki 30 günlük mortalite olarak belirlendi. İkincil sonlanım noktası ise, Berlin kriterlerine göre tanımlanan akut respiratuar distres sendromu (ARDS) veya solunum yetmezliği gibi pulmoner komplikasyonların gelişmesi ve ameliyattan sonra >48 saat mekanik ventilasyon ihtiyacının olması veya ekstübasyondan sonra yeniden entübasyondu.
Bulgular: 2267 hastanın 11’inde COVID-19 PCR pozitifliği (%0.48) tespit edildi. Ameliyat olduktan sonra servise çıkarılan yedi hastaya COVID-19 teşhisi kondu ve bunlardan üçü yoğun bakım ünitesine yeniden yatırıldı. Dokuz hastada radyolojik akciğer tutulumu vardı. Beş hastada (%45.5) pozitif bir PCR testinden sonra dörtle yedi gün içinde ARDS gelişti. Sekiz hastada (%72.7) solunum yetmezliği gelişti ve mekanik ventlasyon ihtiyacı oldu. Bu hastalardan ikisi mekanik ventilatörden ayrılamadı. Beş hasta (%45.5) 30 gün içinde, yedi hastaysa (%63.6) hastanede kaldıkları süre içinde kaybedildi.
Sonuç: COVID-19’un kardiyovasküler sonuçlar, pulmoner komplikasyonlar ve mortalite açısından kalp ameliyatı geçiren hastaların ameliyatsonrasıseyri üzerinde olumsuz etkisi bulunduğu saptanmıştır. COVID-19 pozitifliğinin tespit edilmesi durumunda, COVID-19 enfeksiyonunun postoperatif sonuçlar üzerindeki dramatik etkisi de göz önüne alındığında, kardiyovasküler ameliyatların ertelenmesinin daha uygun olabileceği görülmektedir.