Abdullah Arif Yılmaz1, Mehmet Fatih Üstündağ2, Yasemin Yavuz3, Fatma Ukil Işıldak3, Ömer Faruk Şavluk3, Hakan Ceyran1

1Department of Pediatric Cardiovascular Surgery, Kartal Kosuyolu High Specialization Training and Research Hospital, Istanbul, Turkey
2Department of Psychiatry, Erenkoy Psychiatry Training and Research Hospital, Istanbul, Turkey
3Department of Anesthesiology and Reanimation, Kartal Kosuyolu High Specialization Training and Research Hospital, Istanbul, Turkey

Anahtar Kelimeler: Bakıcı yükü; doğumsal kalp cerrahisi; kaygı

Özet

Giriş: Bu çalışmada, doğumsal kalp hastalıkları cerrahisi (DKHC) geçirmiş ve yoğun bakım ünitesinde takip edilen çocukların annelerinde kaygı düzeyleri ve algılanan bakıcı yükünün uygulanan cerrahi tipi ve klinik değişkenlerle ilişkisini araştırmak amaçlanmıştır.

Hastalar ve Yöntem: Çalışma, İstanbul Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Kalp ve Damar Cerrahisi kliniğinde palyatif cerrahi (n= 32) veya düzeltici (biventriküler) tamir (n= 35) uygulanan her iki hasta grubunun anneleriyle yapılmıştır. Ebeveynlere sosyodemografik-klinik veri formu, Beck depresyon derecelendirme ölçekleri, standardize mini mental test, durumluk-sürekli kaygı ölçeği (STAI TX I-II) ve Zarit bakıcı yük ölçeği (ZBI) uygulanılmıştır.

Bulgular: Palyatif cerrahi ve düzeltici tamir uygulanan gruplar arasında çocuklarda yaş, cinsiyet, doğum ağırlıkları ve ek hastalık varlığı konusunda farklılık saptanmazken, palyatif cerrahi uygulanan grupta müdahaleli doğum oranı fazladır (p= 0.001). Anne eğitim durumları ve gebelik süreleri arasında farklılık saptanmamıştır. Düzeltici tamir grubu annelerin yaş ortalamaları palyatif cerrahi grubuna göre yüksek olmakla birlikte bu fark anlamlı bulunmamıştır. Palyatif cerrahi grubunda (durumsal anksiyete ) STAI-S puan ortalamaları düzeltici tamir grubuna göre düşük, (sürekli anksiyete ) STAI-T puanları yüksektir. Palyatif cerrahi uygulanan grupta ZBI puanları belirgin olarak yüksek (p= 0.03) olarak bulunmuştur.

Sonuç: Doğumsal kalp hastalıkları ve sonucunda uygulanan cerrahi girişimler etkilenen aileler için büyük bir sıkıntı kaynağıdır. Bu durumdan ağırlıklı olarak anneler etkilenmektedir. Bakım verenin ruhsal durumundaki değişiklikler opere olan çocuk üzerinde hastalığın her aşamasında ciddi olumsuz etkiler yapabilmektedir. Ebeveynlerde bakım verme yük olarak algılanmakta ve artan kaygı farklı psikiyatrik klinik tablolara zemin hazırlamaktadır. Bu nedenle doğumsal kalp cerrahisi geçiren çocukların ebeveynlerine psikiyatrik desteğin hastalığın erken dönemlerinden itibaren rutin verilmesi önerilir.