Perkütan Koroner İşlem Sonrası Zayıf TIMI Akımı Olan ST Elevasyonlu Miyokart İnfarktüsü Hastalarında Soluble ST2 ve N Terminal-Pro Brain Natriüretik Peptid Kombinasyonunun Kısa Dönem Mortaliteyi Öngördürebilirlik Değeri
Mustafa Somuncu, Tunahan Akgün, Belma Kalaycı, Nail Serbest, Hüseyin Karakurt, Murat Can, Ahmet Avcı
Anahtar Kelimeler: Beyin natriüretik peptid, no-reflov fenomeni, mortalite, perkütan koroner girişim
Özet
Giriş: ST elevasyonlu miyokart infarktüsü (STEMİ)'nde, soluble ST2 (sST2) ve N Terminal-Pro Brain Natriüretik Peptid (NT-proBNP) seviyelerindeki yükselme net olarak ortaya konmakla birlikte, STEMİ hastalarında, özellikle de başarısız perkütan koroner işlem (PKİ) uygulananlarda, sST2 ve NT-proBNP'nin kombinasyonunun prognostik değerine ait veriler kısıtlıdır. Bu çalışmada, işlem sonrası TIMI akımı düşük olan STEMİ hastalarında sST2 ve NT-proBNP kombinasyonunun kısa dönem mortaliteyi öngördürmesi açısından klinik önemini değerlendirmeyi amaçladık. Hastalar ve Yöntem: İşlem sonrası düşük TIMI akımı olan 104 hasta çalışmaya dahil edildi. TIMI 3 akım sağlanamaması, işlem sonrası düşük TIMI akım olarak kabul edildi. Çalışma popülasyonu sST2 ve NT-proBNP seviyelerine göre gruplara ayrıldı. Kısa dönem mortalitenin bağımsız prediktörleri araştırıldı. Bulgular: Otuz günlük mortalite 15 (%14.4) hastada gerçekleşti. Mortalite gerçekleşen hastalarda sST2 (46.9 ± 23.8 ng/mL vs. 32.5 ± 12.0 ng/mL, p= 0.001) ve NT-proBNP (2387.2 ± 2255.5 pg/mL vs. 1217.1 ± 1588.8 pg/mL, p= 0.015) seviyeleri daha yüksekti. Multivaryant regresyon analizi, yüksek serum sST2'nin (odds oranı 5,024, %95 CI 1.132-22.308, p= 0.034) kısa dönem mortaliteyi bağımsız olarak predikte edebildiğini, fakat aynı durumun NT-proBNP için geçerli olmadığını gösterdi (odds oranı 4.059, %95 CI 0.894-18.427, p= 0.070). Buna ek olarak, yüksek sST2 seviyeleri, yüksek NT-proBNP ile kombine edildiğinde 30 günlük mortalite için en yüksek odds oranına ulaşıldı (13.02, %95 CI 5.41-31.23, p< 0.001). Sonuç: Bu sonuçlar, sST2 ve NT-proBNP kombinasyonunun, işlem sonrası düşük TIMI akım olan STEMİ hastalarında kısa dönem mortalitenin önemli bir prediktörü olduğunu ortaya koymaktadır.